Bültenimizde ayın konuğu: Türkiye Atıcılık Federasyonu

Spor Derneği’nin aylık olarak yayımladığı, spor camiasındaki gelişmeleri ve çalışmaları konu alan e-bültenimizde konuğumuz Türkiye Atıcılık ve Avcılık Federasyonu Başkanı Sayın Ufuk Arman.

Atıcılık branşında; sporcularımızdan gelen derece haberleri ve olimpiyat kotaları heyecan yaratmış durumda. Sporcularımızın olimpiyat kotaları aldığı haberi üzerine kuşkusuz bu olumlu gelişmelerin mimarı, Türkiye Atıcılık ve Avcılık Federasyonu Başkanı Sayın Ufuk Arman bu gelişmelerin nasıl yaşandığını konuştuk.
Ayrıca sürdürülebilir başarı için 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları hazırlık sürecinde; federasyonun çalışmalarını ve uzun dönem sporcu yetiştirme politikalarını irdeleme şansımız oldu ve şimdi öz sayın Arman’da:

‘Atıcılık tarihinde ilk kez 25 M Rapid Tabanca kategorisinde Olimpiyat kotası aldık’

Ülkemizde Atıcılık branşının yaygınlaşabilmesi ve ülkemize yeni olimpik sporcular kazandırabilmemiz için tüm gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Söz konusu sporcularımızın başarılarının irdelenebilmesi için yapmış olduğunuz bülten çalışmanız için öncelikle bizler teşekkür ederiz. Bildiğiniz üzere, yılın ilk madalyalarını 16-25 Mart 2019 tarihleri arasında katıldığımız Havalı Silahlar Avrupa Şampiyonasından kazandık. İlk olarak Şevval İlayda TARHAN 10 M Havalı Tabanca Gençler kategorisinde Avrupa Rekoru da kırarak Altın Madalya kazandı. Bununla birlikte Şevval İlayda TARHAN, Yasemin Beyza YILMAZ ve Işıl KAÇAR’dan oluşan takımımız aynı disiplinde büyük bir başarıya imza atarak Bronz madalyayı ülkemize getirdiler.

21-30 Haziran 2019 tarihleri arasında düzenlenen 2. Avrupa Oyunları bizim için önemli müsabakalardan biri oldu. Bu müsabakada bir ilk gerçekleşti. Atıcılık tarihinde ilk kez milli sporcumuz Özgür VARLIK, 25 M Rapid Tabanca kategorisinde Olimpiyat Oyunlarına kota kazandı.

‘Hem Gençler Avrupa Rekorunu kırdık hem de Altın Madalya kazandık’

Şevval İlayda, 12 – 20 Temmuz 2019 tarihleri arasında yarıştığı Gençler Dünya Kupası 10 M Tabanca disiplininde yine Altın madalya kazandı. Bu müsabakada bir ilk daha gerçekleşti ve finalde 2 genç bayan sporcumuz yarıştı. Aynı müsabakada yarışan Yasemin Beyza YILMAZ’ın başarılı performansıyla bir de bronz madalya kazandık. Bu başarı ile kürsüde iki Türk sporcuyu görme mutluluğunu yaşadık.

Yine ardından düzenlenen Ateşli Silahlar Dünya Kupası da bizim için ayrı bir öneme sahip oldu. Bu müsabakadan aynı anda iki kota birden çıkardık. Milli sporcumuz İsmail KELEŞ hem gümüş madalya kazandı hem kota. Olimpiyat kotasının diğer bir kazananı ise beklenen bir isim oldu. Milli sporcumuz Yusuf DİKEÇ, Tokyo 2020 Yaz Olimpiyatlarına Havalı Tabanca disiplininde 2. kotayı aldı.

Daha sonra peş peşe gittiğimiz Avrupa Şampiyonalarından madalyalar kazanmaya devam ettik.

Lahti’de gerçekleşen Plak Atışları Avrupa Şampiyonası Trap Gençler kategorisinde yarışan Murat İLBİLGİ rakiplerine açık ara fark attı. Hem Gençler Avrupa Rekorunu kırdı hem Altın Madalya kazandı.

Son olarak gittiğimiz uluslararası müsabakada yine bir ilke şahit olduk.

Ateşli Silahlar Avrupa Şampiyonasında yarışan Yusuf DİKEÇ, 25 M Standart Tabanca branşından gümüş madalyanın sahibi oldu. Tabi başarı bununla da kalmadı. Yusuf DİKEÇ, Yavuz KESKİN ve Murat KILIÇ aynı müsabakada attıkları puan toplamlarıyla takım olarak Atıcılık tarihinde bir ilki gerçekleştirdi. Takımımız 25 M Standart Tabanca kategorisinde Avrupa Şampiyonu oldu ve Altın Madalyayı ülkemize getirdi.

Şimdi Kasım ayında son bir müsabakamız daha olacak. Milli sporcumuz İsmail KELEŞ 17-23 Kasım 2019 tarihleri arasında Çin’de düzenlenecek Dünya Kupası Finalinde ülkemizi temsil edecek. Bizim madalya beklentimiz yine yüksek. Sporcumuza bu müsabakada başarılar diliyoruz.

Sayın Başkan, bu zamana kadar göreve geldikten sonra federasyonunuzda neleri değiştirmeyi başardınız? İlerleyen süreçlerde atmayı planladığınız adımlarla; daha neleri başarmayı hedefliyorsunuz?

Mümkün oldukça şeffaf bir yönetim sergilemeye çalışıyoruz. Aldığımız her kararı paylaşıyoruz. Bütün kurullarımızı çalıştırmaya gayret ediyorum. Önemli olan benim fikrim değil, genelin fikri olmalı. Çok sesliliğe de önem vermeye çalışıyorum.

Yönetim kurulunda çok değerli insanlar var, sporun çeşitli alanlarında görev almış farklı bakış açıları olan insanlar, iş dünyasından, siyasetin içinden olan var. Değişik bir aranjman oldu. Güzel olan şey, kurallar koymaya çalıştık. Bizde, artık her şey kurallarla belli. Mesela milli takım için belirli bir puan barajlarımız var. O barajı geçen sporcularımızın yurtdışına gitmesi için karar alıyoruz. Yazılan kurallara uyan bir federasyon olmaya çalışıyoruz.

Biz günü kurtarmaya değil geleceğe yönelik yatırımlar yapmaya çalışıyoruz. Gençlik ve Spor Bakanlığı bu konuda bize çok fazla destek veriyor. 1982 yılından 2016 yılına kadar açılan antrenör kursu sayısı 30’ken, bizim dönemimiz olan 2016 yılından bugüne kadar 16 kurs açılmış. Sporcu ve antrenör eğitimine çok önem veriyoruz. Burada olduğumuz sürece de önem vermeye devam edeceğiz.

‘Kurumsallaşma ve teknolojik altyapıya önem veriyoruz’

Bunun yanı sıra tesisler çoğalmaya başladıkça, bizim sporcu kalitemiz de artmaya başladı. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından verilen desteklere 30 ilimizde Elektronik Havalı Silah Poligonu kurduk. Tüm branşlarda 48 ilde toplam 70’e yakın poligonumuz var. 72 ilde Federasyon temsilcimiz var. Bu da sporcu potansiyelimizde önemli bir etki sağlıyor.

Bunların yanı sıra kurumsallaşmaya önem veriyoruz. Federasyonun önceki dönemlerde yoğun şekilde ihtiyaç duyduğu arşiv, teknolojik altyapı, erişilebilirlik yöntemlerini sağladık. Artık bilgi ve belge ihtiyaçları çok kısa sürede çözülüyor. Federasyonumuzun faaliyete geçtiği günden bu yana açılan antrenör kursları, yapılan müsabakalarla ilgili bile sağlam bir arşiv oluşturmuş durumdayız. Kurumsallığa ve kurallarına bağlı yönetim anlayışını hem ofis ortamında hem de bütün Atıcılık faaliyetlerinde hassasiyetle ilerletiyoruz. Bunlar belki henüz yerine oturuyor olmasından dolayı bir sonuç sağlamaz ancak gelecek dönemlerde federasyonun etkin yapısını ve başarısını pozitif anlamda etkileyecektir.

Hali hazırda Olimpiyat kotası almış kaç sporcunuz bulunmaktadır? Yeni kotalar almak için kota alamamış sporcularımıza ne tarz bilimsel destekler sağlıyorsunuz? 2020 olimpiyatlarından daha sonrasını da göz önünde bulundurarak, müsabık-faal sporcu havuzumuzun büyümesi adına eğitim ve altyapı ile ilgili hangi çalışmaları yapmaktasınız?

2017 yılında kurulan Olimpiyat Havuzumuzda toplam 14 sporcumuz var. Bu sporcularımızdan 3’ü Tokyo 2020 Olimpiyatları için katılım hakkı kazandı. Daha bir senemiz ve kota alacağını düşündüğümüz 2-3 sporcumuz daha var. Olimpiyat Havuzunda bulunan sporcularımız amaçları doğrultusunda çalışmalarına ara vermeden devam ediyorlar. Bizler de onların gereken tüm malzeme, ekipman ve müsabaka ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Atıcılık, teknik malzeme yapısı düşünüldüğünde çok özel bir spor. Bu anlamda teknolojiyi yakından takip etmeniz gerekiyor. Biz Olimpiyat Havuzunda bulunan tüm sporcularımıza son teknolojiye sahip ekipman ve malzeme temin etmeye çalışıyoruz. Onların başarılı olabilmeleri için gereken tüm çabayı, desteği gösteriyoruz.

Bunların yanı sıra havuzda bulunan sporcularımıza Sağlık Performans testleri de rutin olarak yapılıyor, takip ediliyor. 2016 Olimpiyatlarında olduğu gibi bu desteği Gençlik Spor Bakanlığı / Sağlık İşleri Daire Başkanlığının Sağlık Performans Merkezinden alıyoruz.

Son güne kadar henüz kota almamış sporcularımıza desteğimizi kesintisiz olarak devam ettireceğiz. Amacımız yeni sporcularımızı uluslararası arenaya taşıyabilmek ve kota şansımızı artırmak.

Biliyorsunuz bakanlığın sporculara sağladığı en büyük desteklerden biri de TOHM projesidir. Projeyi Atıcılık bazlı 5 ilde sürdürüyoruz. Bu projeyle milli takım düzeyine taşınan çok sporcumuz oldu. TOHM’larda yetişmiş 6 sporcumuz şuan Olimpiyat Havuzunda. Önümüzdeki yıllarda devam edecek bu projeyle birlikte sadece Atıcılıkta değil bir çok branşta önemli bir yol katedileceğine inanıyorum.

Eğitim ve altyapıyla ilgili 2016 yılından bu yana yapmış olduğumuz çalışmalarla birlikte altyapıda yetişen sporcuların malzeme ve tesis ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz

Yapılan yeni poligonlar, alınan silah ve ekipmanlar, yeni sporcuların yetişmesine büyük destek sağlıyor. Bunun yanı sıra Okul Sporlarında orta okul ve lise öğrencilerinin dahil olduğu yarışmalarla çok sayıda yeni sporcu kazandık. Başka bir adımda branşlardaki kategorilerle atıldı. Plak Atışları branşımızda Yıldızlar, Havalı ve Ateşli Silahlar branşımızda Minikler kategorilerini açtık.

“Silahları Sokaklardan Poligonlara Taşımak İstiyoruz”

Atıcılık aslında bizim Ata sporumuz. Çünkü biz asker kökenli bir milletiz. Silaha sempati duyan çok insan var. Biz bu insanların bu sevgisinin kötü amaçla kullanımını engellemek istiyoruz. Bunu da insanları Atıcılık sporuna yönlendirip, bu hobiden sportif anlamda da zevk alabilir hale gelmelerini sağlayarak yapabiliriz.

Yani biz “Silahları Sokaklardan Poligonlara Taşımak İstiyoruz”. Biz silahı bir spor aracı olarak görüyoruz ve insanları bu konuda rehabilite etmeye çalışıyoruz. Bu anlamda kendi poligonlarımıza da, özel poligonlara da bir çok destek veriyoruz. Bu işi sportif ya da hobi amaçlı yapmak isteyen Atıcılık meraklılarına her zaman kapılarımız açık.

Poligonları sıkı kurallarla çerçeveleyip, bu sporu antrenörler nezaretinde tehlikesiz bir hale getiriyoruz. Poligonlara gelen her sporcuya öncelikle bu silahın nasıl bir şey olduğunu, onun bir silah değil spor aleti olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Tehlikeli bir alet olduğunu da baştan itibaren çok sert çizgilerle belirtiyoruz. Yarışma ortamımıza baktığınızda, silahın namlusunun bir yerden başka bir yere yönlenmesi bile o kişinin diskalifiye olması anlamına gelir. Kurallar çok ağırdır. “Silah insana, canlıya yönetilmez.” Bizdeki ana kural budur.

‘Sportif Atıcılığın farkını her kesime anlatmaya çalışıyoruz’

Çocuklarını atıcılık sporuna gönderirken “Ne yapacaksın? Çok tehlikeli değil mi?” diyen aileler var. Bizim bunu doğru anlatmamız gerek, anlatıyoruz da. Okullara sunumlar yapıyoruz, o zaman çok hoşlarına gidiyor ve “Aa öyle bir şey değilmiş” diyorlar. Velilere ortamı gösterdiğimizde, direk 1-0 öne geçip kazanmış oluyoruz. Çünkü onlara bu işin nasıl tehlikesiz yapıldığını, nasıl doğru yapılabildiğini anlatıyoruz. Okul sporlarında atıcılık 4 senedir var. Ortaokul ve lise çağında öğrenim gören çocukların, atış poligonlarına girmelerini sağladık. Okul takımları kuruldu, bazı okullarda da havalı silah poligonları kurduk. Beden eğitimi öğretmenleri antrenörlük kurslarına katıldı, onlar eğitmenlik yapmaya başladı. Biraz daha genç kitleyi çoğaltmaya çalışıyoruz. Ancak genç kitleyi çoğaltıyoruz derken bizim 70 yaşında da sporcumuz var. Yaş yelpazemiz çok geniş. Tabii ki 70 yaşındaki bir insanın 25 yaşındaki gencim performansını göstermesi mümkün değil ama aldığı zevk aynı. Onların kendi aralarında yarışmasını sağlayarak camiamızın bir parçası olarak görüyor ve bu sporda devam etmeleri için çaba harcıyoruz.